S.T.A.L.K.E.R.: Call of Pripyat
Kimler oynamalı
- Stalker’a doyamayanlar
- Stalker’ın dünyasını sevenler
Kimler uzak durmalı
- Oyunda hata çekemeyenler
- Açık dünya oyunlarında güzel manzara bekleyenler
- Oyunu sevmek için çaba sarf edemem diyenler
Shadow of Chernobyl ve Clear Sky incelemelerimde Stalker serisini sevip sevmediğime karar veremediğimden bahsetmiştim. Serinin üçüncü oyununu bitirdikten sonra, sevdiğime kanaat getirdim. Sanırım yani. Geliştirici arkadaşların derslerine çalışıp üçüncü oyunu biraz daha iyi yapmış olmalarının da etkisi olabilir tabii. Ya da benim tolerans eşiğim arttı. Ama ilk iki oyunda olduğu gibi sinir olduğum bir mekanik ile karşılaşmadığımı da belirteyim.
Öncelikle bu oyunu da birkaç mod kurarak oynadığımı belirteyim. Steam topluluğundaki rehber aracılığı ile modları kurdum ve gayet mutlu bir şekilde oynadım. Ama serideki son oyun olduğundan mı, yoksa bir sebepten ötürü sevilmediğinden mi bilmiyorum, Call of Pripyat’ın mod desteği abileri kadar zengin değil. Mesela ilk oyunda olduğu gibi kendimi manzara seyrederken bulamadım. Bitki örtüsünün rengini falan değiştiren modlar olsa da etkileyici bir manzara ile karşılaşmayı beklemeyin.
Eğer önceki iki oyunu oynadıysanız derdiniz grafik değildir zaten. Bir Stalker oyunundan beklediğiniz o karanlık atmosfer ve Pripyat’ın gizemleri yerli yerinde.
Bu defa hikaye Shadow of Chernobyl’den hemen sonra başlıyor. İlk oyundaki olaylardan sonra ordu Bölge’yi araştırmaya karar verir ama gönderdikleri helikopterler tek tek kaza geçirir. Ordu mensubu eski bir stalker olarak kazaların sebeplerini ve helikopterlerin ekiplerini bulmak bize düşer.
Tabii bir göreve giden asker olduğumuz için oyuna elimiz boş başlamıyoruz. Önceki oyunların aksine elimizde bir keleş ve bol miktarda erzak ile yola çıkıyoruz. Bu sayede oyunun başları biraz daha kolay hale gelmiş. Eskisi gibi ilk bir iki saat boyunca su tabancası ile ortalıkta gezmek ve düşmanı gördüğümüz anda kaçmak zorunda değiliz. Tamir için yeterince paranızın oludğunu varsayarak konuşuyorum gerçi.
Ama paranız yoksa da üzülmeyin! Anomaly bulup iyi paralara satmanız mümkün. Bunun için yapmanız gereken tek şey güzel bir detektöre erkenden yatırım yapmak. Sonra haritada işaretli yerlere gidip ilgili anomaliyi bulmak. Bunu fark etmem biraz zaman alsa da, olayı çözdükten sonra ruble milyoneri oldum adeta.
Oyunun ana hikayesi o kadar da ilgimi çekmedi. Öyle büyük bir sürpriz falan yok. Ama yolculuğumuz esnasında bulduğumuz belgeler ve Pripyat hakkında öğrendiklerimiz Stalker’ın dünyasına büyük bir katkıda bulunuyor. O açıdan tatmin olduğumu söyleyebilirim. Hatta oyunu yanlışlıkla bitirdikten sonra birkaç görev yapamadığım için biraz üzüldüm. Kim bilir daha öğreneceğim neler vardı. Neyse, belki Stalker 2 çıkmadan önce bir tur daha oynarım ilk üç oyunu. Hem şimdi Xbox’a da geldi, XCloud ile iyi gider.
Call of Pripyat benden ilk artısını haritada rastgele beliren görevleri kaldırarak aldı. Artık gönül rahatlığı ile işime bakabildim. Hızlı seyehat işini ikinci oyunda olduğu gibi yine stalker’larla konuşarak hallediyoruz. Ancak bölümler çok büyük olmadığı için bir kere bile kullanma ihtiyacı hissetmedim. Sadece bu iki özellik sayesinde bile geliştiricilerin geribildirimleri önemsediklerini gösteriyor.
İyi mi kötü mü bilemedim ama artık oyun da oyuncuyu daha çok önemsiyor. Bizim etkileşimimiz olmadan pek bir şey olmuyor. En fazla uzaklarda çatışan birkaç kişilik gruplara denk gelebiliyorsunuz. Ama mesela gidip ana karakterleri öldüremiyorsunuz. Yanlarına silah ile yaklaşmanız yasak çünkü.
Bir yandan bu derece modern ve oyuncu dostu özellikler eklemişken görev takip sistemini es geçmiş olmaları biraz garip geldi bana. Görevlerin çoğu gideceğiniz yeri gösteriyor tabii. Bu önceki oyunlarda da vardı zaten. Ama bazı yan görevler için bulduğunuz dokümanları dikkatle okumanız lazım. Çünkü o dokümanları satabiliyorsunuz ve içeriklerini başka bir yerden okuyamıyorsunuz. Bunu oyunun ikinci yarısından sonra fark ettiğim için birkaç görevim yarım kaldı mesela.
Bazı mekanikleri de hiç anlamamış olabilirim. Anladığım kadarıyla bazı görevler için oyundaki gruplardan Duty ya da Freedom ile aramın iyi olması gerekiyor. Ama bunu nasıl yapacağımı çözemedim doğrusu.
Genel hatları ile baktığımızda Call of Pripyat gayet güzel bir Stalker deneyimi sunuyor. Aynı abileri gibi hatalarına ve eksiklerine rağmen dünyası ilgi çekmeyi başarıyor. Bir tek harita tasarımı biraz sıkıcı diyebilirim. Ama bu eksiği görmezden gelebilirseniz üç oyunun arasından en cilalısı sizleri bekliyor (bir Stalker oyunu ne kadar cilalı olabilirse işte).
Filed under: Oyuncunun Notları - @ April 7, 2024 12:40 pm
Tags: İnceleme, FPS, Stalker, Birinci Şahıs