Grand Theft Auto 2
Kimler oynamalı
- İki boyutlu GTA’ları ve neden sevildiklerini merak edenler
- Kuş bakışı açık dünya oyunlarını sevenler
Kimler uzak durmalı
- Yön bulma duygusu zayıf olanlar
- Midesi hassas olanlar (kamera ilk oyuna kıyasla kaymak gibi ama hala mükemmel değil)
- Tepeden aksiyon mu olur diyenler
Grand Theft Auto 2 birazcık cila ile bir oyunun ne kadar değişebileceğini gösteren oldukça başarılı bir proje. En azından teknik olarak başarılı. Kamerasını ve araç kontrollerini düzeltip bir kayıt sistemi getirmesine, oyuna ışıklandırma ve saygı sistemi eklemesine rağmen, yeterince yenilik yapmadığı için eleştirilmişti kendisi.
Evet oyunun temel mekanikleri yine aynı. Görevler yapıyor, ortalığı birbirine katıyor ve para kazanmaya çalışıyoruz. Ama bu sefer bütün bunları yanımızda kusma kovası bulundurmak zorunda kalmadan yapıyoruz. İlk oyundaki en büyük sorunum kameranın sürekli titremesi, uzaklaşıp yakınlaşması ve gittiğimiz yönü gösterememesiydi. Neyse ki Rockstar (o zamanki ismi ile DMA Design) dersine çalışıp bunu düzeltmiş.
GTA 2’ye gelen en önemli değişiklik görev alma ve saygı sistemi olsa gerek. Oyuna başladığınız anda fark edeceksiniz ki sol üstte üç gösterge var. Bunlar oyundaki üç çetenin bize olan saygısını gösteriyor. Herhangi bir çeteden görev alabilmek için önce o çetenin saygısını kazanmamız lazım. Saygı seviyesini arttırmak için ilgili çetenin görevlerini yapmanız veya rakip çetenin düşmanlarını öldürmeniz lazım. Tabii bu seviye düştükçe rakip çetenin elemanları gördükleri yerde sizi öldürmeye çalışıyor. Doğal olarak şehir biraz daha dinamik bir hal alıyor.
Şehir demişken bu sefer teknik olarak tek bir şehir var. Ama yine üç bölüme ayrılmış. Pratikte bu aynı görsel temaya sahip üç farklı şehir anlamına geliyor. Bölüm geçmek için yine belli bir miktar para biriktirmemiz lazım. Ancak bu defa aynı görevi başarılı bir şekilde bitirene kadar tekrar tekrar alabiliyoruz. Üstelik oyunu da kaydedebiliyoruz!
Oyunu kaydetmek derken hemen heyecanlanmayın, F5’e basmak kadar kolay değil. Her bölümün ortasında bulunan kiliseye gitmeli ve 50000$ bağış yapmalısınız. Özellikle oyunun başlarında bunu yapmak çok kolay değil. Birkaç görev tamamladıktan sonra bu para birikiyor ancak ilgili kliseyi bulmak oldukça zor oluyor. Bunun için bölümün haritasını bulup kenarda bulundurmanızı tavsiye ediyorum.
Haritayı sadece yolunuzu değil, çevredeki Frenzy Kill görevlerini ve GTA2 sembollerini bulmak için de yanınızda bulundurmanız işinizi çok kolaylaştıracaktır. İşinizi çok kolaylaştırıp oynunu hemen bitirmek istemiyorsanız endişe etmeyin, bu şekilde birle bir bölümü bitirmek 6-7 saatimi aldı. Çok kısa bir oyun değil yani kendisi.
Oynanışın yanı sıra görsel olarak da epey ilerlemiş oyun. Çizimler daha ayrıntılı ve bana sorarsanız renk paleti ilk oyuna göre çok daha başarılı. Ama en önemlisi oyuna ışıklandırma eklemiş olmaları. Öyle dinamik gölgeler falan yok tabii fakat görsel anlamda çeşitlilik yaratıyor bu efektler.
Görsel kalite artar da ses kalitesi artmaz mı? Artar tabii! Seslerin, müziklerin kalitesi oldukça güzel bu sefer. İlk oyunu oynarken sanırım bir bug nedeni ile radyolarını falan dinleyememiştim. Çok umurumda da olmamıştı açıkçası. Ama bu oyunda GTA’larda sevdiğimiz radyoların temelinin atıldığını rahatlıkla söyleyebilirim. Reklamları ve DJ’leri eğlenerek dinledim. Ses demişken giriş müziğini de unutmamak lazım. E-Z Rollers isimli grubun Short Change isimli parçası serinin en sevdiğim giriş müziği olabilir.
Son olarak ilginç bir ayrıntıdan bahsetmek istiyorum. Oyunun başında izlediğimiz sinematik aslında reklamını yapmak için yapılmış kısa bir film. Kendisine çeşitli youtube kanallarından ulaşabilirsiniz ama ne yazık ki hiç birisini kalitesi yüksek değil.
Yine ilk oyun gibi Grand Theft Auto 2’yi de Rockstar’ın sitesinden bedavaya indirebilirsiniz. Merak ediyorsanız denememek için pek bir sebebiniz yok yani. Eğer bu tarz ile ilgileniyorsanız bence bir göz atın, kamerasına alışırsanız epey eğlenebilirsiniz.
Filed under: Oyuncunun Notları - @ October 16, 2022 11:00 am