Grand Theft Auto: Liberty City Stories
Kimler oynamalı
- GTA3 dönemi GTA oyunlarını sevenler
- Serinin PS2 dönemini merak edenler
- San Andreas’ı çekemeyenler
Kimler uzak durmalı
- Açık dünya oyunlarından uzak durmaya çalışanlar
- Liberty City’nin boğucu havasını sevmeyenler
Olmuş abi bu oyun. GTA seviyor veya merak ediyorsanız gidin oynayın. İncelem bu kadar, dağılabilirsiniz. Yok illa uzatmam lazım dimi? Peki, gel o zaman sana Libery City Stories öveyim.
Her şeyden önce geliştiricler koskoca GTA3’ü küçücük PSP’ye sığdırmayı başardılar. Bugün telefonda bile çalışıyor bu oyun ama PSP öyle güçlü bir alet değildi. PS2’ye yakın olsa da denk değildi. O dönem GTA’yı okulda oynayabilmek büyük bir mucizeydi.
Kulağa çelişki gibi gelecek ama PSP’nin görece güçsüz olması bu oyun için hayırlı olmuş diyebilirim. Yoksa aletin gücünü göstermek adına San Andreas Stories yapabilirlerdi. Oysa Liberty City ve Vice City’nin boyutları açık dünya için ideal diyebilirim.
Liberty City Stories’i ilk PSP’de oynasam da bu defa Android versiyonunu bitirdim. Tabii dokunmatik kontrollere elimi sürmedim, bluetooth üzerinden bir adet kontrolcü bağladım. Bu nedenle orijinal versiyonundaki kontroller konusunda şüphelerim var. PSP’nin tek bir analog çubuğu vardı neticede. Ama bir kontrolcü ile telefonda oldukça rahat oynanıyor oyun.
Zaten oyun boyunca klavye-fare gerektirecek kadar hassas kontrollere ihtiyaç duymuyorsunuz. Çatışmalar için çok kullanışlı bir otomatik hedef sistemi var. Otomatik hedef ve ateş tuşlarını basılı tuttarsanız birkaç saniye içinde ortalıkta düşman kalmıyor.
Şimdiye kadar öyle süper önemli bir şey anlatmadın, nedir bu oyunu özel yapan diye sorabilirsiniz. Aslında devrimsel bir şey yok ortada. Sadece bu ana kadar çıkmış GTA’ların en iyi özelliklerini bir araya getirmiş ve hayat kalitesini yükselten birkaç ekstra eklemiş geliştiriciler. Bütün Liberty City’yi görebildiğimiz bir harita, bazı görevlerde olan ara kayıt noktaları (beceremezseniz göreve en başından değil, bu noktalardan başlıyorsunuz), motorlar, eğlenceli tanıdık karakterler falan var.
Olay 1998 yılında Toni Cipriani’nin başından geçenleri anlattığı için başta kendisi ve Leone başta olmak üzere birçok tanıdık karakter var. Kısaca Toni üçüncü oyundaki pozisyonuna nasıl gelmiş onu öğreniyoruz bu oyunda.
Oyunun hemen bitmesini istemediğim için bu defa yan görevlerle de biraz oyalandım. İlk defa ambulans, polis ve itfaye görevlerini tamamladım. Özellike sınırsız koşmayı açan ambulans görevini yapmanızı tavsiye ederim. Epey kolaylaştırıyor işinizi. Bir de 30 adet gizli paket bulursanız kayıt noktalarına çelik yelek geliyor. Yelek için AmmoNation’a gitmemek epey bir vakit kazandırıyor.
Son olarak bir de müziğine değinmek istiyorum. Gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki bütün serideki en iyi müzik bu oyunda. Radyoradan bahsetmiyorum tabii, oyun için bestelenen menü müziğinden bahsediyorum. Emin olmak için açıp hepsini arka arkaya dinledim, son kararım.
Liberty City Stories zamanında PSP’ye, daha sonra da PS2’ye çıkmıştı. Ancak korkmayın, bugün oynamak için orijinal konsolları bulmanıza ya da emulatörlerle cebelleşmenize gerek yok. Mobil portu oldukça düzgün ve pahalı değil. Cihazınıza bağlayabileceğiniz bir kontrolcünüz varsa gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim.
Bundan sonra çıkan Vice City Stories bu oyunu geçer mi bilmiyorum ama 3D dönemi (3-Vice City Stories arası) GTA oyunlarının neden sevildiğini merak ediyorsanız gönül rahatlığı ile Liberty City Stories’i oynayabilirsiniz. Belki çatışma mekanikleri daha iyi olabilirdi ama o da nazar boncuğu olsun artık.
Filed under: Oyuncunun Notları - @ January 14, 2023 1:00 pm
Tags: İnceleme, GTA, Aksiyon, Açık Dünya